{ "title": "Mineral Eksikliği", "image": "https://www.mineral.gen.tr/images/mineral-eksikligi.jpg", "date": "21.01.2024 13:46:07", "author": "ismail veske", "article": [ { "article": "
Mineral Eksikliği; Bazı zamanlarda insan kendini daha halsiz, yorgun, bezgin, unutkan, zihni dağınık, keyifsiz bir halde bulur. Cilt ve tırnaklar bozulur, saçlar incelir, yüz çöker, ağrılar yükselir. Belirgin olan bir hastalık bulunmadığı zaman, birçok insan doktora gitmeyi ihmal eder. Bazen bir arkadaşın önerisiyle vitamin almaya karar verilir. Halbuki bir kişi normal besleniyor ise aslında dışarıdan vitamin takviyesine gerek kalmaması gerekmektedir. Fakat atlanılan bir şey olabilir. Tüketilen gıdalara rağmen performans bozuluyor ise belki de o gıdaları özümsemekte sıkıntı çekiliyodur. Bu da çoğunlukla vücuttaki mineral dengesinin bozulmasından dolayı kaynaklanır.

Belli başlı önemli mineraller, sodyum, potasyum, kalsiyum, magnezyum fosfat, klorid, demir, iyot, florin, krom, selenyum, manganez, magnezyum, kalsiyum, molibden, bakır, silikon şeklinde sıralanabilir. Aslında bunların miktarı çok daha fazladır. Mineraller oldukça önemlidir. Vücudun belirli bir vitaminin eksikliğine uzun zaman dayanabilir fakat bazı minerallerin eksilmesi hayatı tehlikeye atacak kadar riskli olabilir. Zaten vitaminlerden faydalanmak için, besinleri özümsemek için, hormonları üretmek için mineraller gereklidir.

Minerallerin işlevleri, vücutta bulunan elektrik akımını yönetirler. Hayatsal faaliyeti düzenleyen enzimlerin ve diğer vücut kimyasallarının meydana gelmesini sağlarlar. Bedenin en önemli düzenleyici yapıları hormonlardır. Mineraller bulunmadan hormonal faaliyet olması mümkün değildir. Vücudun temel taşlarını meydana getiren proteinler, mineraller sayesinde kullanılır bir duruma gelirler. Vücut sıvılarını, kan basıncını, PH dengesini mineraller düzenler. Gıdaların sindirim ve özümsenmesi fakat minerallerin faaliyeti ile mümkündür. Birçok minerallerin özel işlevleri bulunmaktadır. Bunların bazıları henüz bulunamamıştır.

Aslında sağlıklı beslenme mevzusu gittikçe daha çok beyni meşgul eden bir konudur. İnsanlık kendinin farkından olmasından buyana, en azından sağlık için beslenmekten bahsetmektedir. Ne var ki, bu başlığın altına hangi gıdaları koymamız gerektiği, oldukça sık farklılaşmaktadır. Değişik diyetler ve gıdalar moda oluyor, göklere çıkarılıyor. Büyük bir ihtimal ile vücudun da beslenmenin de şifresini yeni yeni fark edilmektedir. Vitaminleri, proteinleri anlamaya başlamıştık fakat bütün bunların özümsenmesini sağlayan minerallerin önem kazanması, en çok 30 senelik, nispeten yeni bir mevzudur.

Mineraller yalnızca mevzu ve keşif olarak yeni değil, problem olarak da yeni sayılır. Doğa böylesine kirlenmeden önce, dünyamızda harika bir mineral dengesi bulunmaktaydı. Eski toprak denilen o insanlar, gerçekten o eski topraklardan, ekolojik ürünlerden ve temiz olan sulardan besleniyorlardı. Çoğalan hava kirliliği, erozyon, ormanların azalması, sentetik gübreler, bütün gıdaları değiştirmiş bir haldedir. Ne yazık ki toprağın yapısı farklılaşıyor ve gıdalar hem fakirleşiyor hem de toksinler ile birleşiyor.

Ve doğa kirlendikçe, vücuttaki dengeler bozuluyor, yeni hastalıklar ile karşılaşılıyor. Kendini iyi hissetme durumu ise her şeyden önce, mineral dengesinin araştırılması ve tamir edilmesi ile başlıyor. Bazı mineral yoksunluklarının ne gibi problemlere sebep olduğuna göz atılacak olunursa ne kadar önemli olduğunu daha iyi anlaşılabilir. Demir, demirin eksik olması, doğrudan doğruya kansızlık manasına gelmektedir. İyot, iyotun eksik olması, vücudun enerji santrali sayılabilen, tiroit bezinin ve hormonlarının bozulmasına sebep olur. Hipotiroidi şeklinde bilinen bir hastalığına sebep olur. Hipotiroidi kilo alımından, yorgunluğa, uyku bozukluklarına, zihinsel durgunluğa, kısırlıktan erken menopoza kadar bir dizi probleme ve zincirleme hormon bozulmasına, erken yaşlanmaya sebep olabilir.

Florin, eksikliği, diş problemleri ve muhtemelen kemik erimesi şeklinde bilinen osteoporozun başlıca sebepleri arasında bulunmaktadır. Çinko, bağışıklık sistemimiz için oldukça önemlidir ve değerli olan bir antioksidandır. Çinko eksikliği birçok hastalığa sebep olur. Örnek olarak, ergenliğin gecikmesi, zihinsel gerilik, sexüel problemler, cildin bozulması, egzama, sedef hastalığı, yaraların iyileşememesi, akneler, dermatit, saç dökülmesi, gece körlüğü, tat alma duygusunun bozulması, bağışıklık sisteminin zayıflaması gibi. Krom, eksikliği halsizlik, kilo çokluğu şeklindeki problemlerle kendini gösterir. Kalp ve şeker hastalıklarını, kolesterolü, kas oluşumunu, yağların yakılmasını olumsuz yönde etkiler. Çünkü krom bulunmadan, insülin hormonu sağlıklı bir şekilde çalışamaz.
" } ] }